Esenyurt eski Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden İstanbul'da yaşanan 6.2 şiddetindeki depremle ilgili önemli bir mesaj yayınladı. Özer, depreme hazırlığın siyaset üstü bir konu olduğunu vurgulayarak, bu konunun siyasi operasyonlara kurban edilmemesi gerektiğini belirtti.

Deprem Hazırlığı Neden Siyaset Üstü Olmalı?

Ahmet Özer, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Kenti depreme hazırlıklı hale getirmek üzere canla başla çalışan 6 belediye başkanı siyasal yargı operasyonlarıyla Silivri’de tutuluyoruz. Bu gibi siyasi operasyonlara kurban edilemeyecek kadar hayatidir.” Bu sözleriyle Özer, deprem gibi hayati bir konuda siyasi çekişmelerin bir kenara bırakılması gerektiğinin altını çizdi. Deprem, tüm vatandaşları etkileyen ve acil önlem alınması gereken bir gerçektir. Bu nedenle, deprem hazırlıkları konusunda siyasi görüş ayrılıkları yerine, ortak akıl ve işbirliği ile hareket etmek büyük önem taşımaktadır.

Esenyurt'un Deprem Riski ve Alınması Gereken Önlemler

Esenyurt, İstanbul'un en yoğun nüfuslu ilçelerinden biri olması sebebiyle deprem riskine karşı özellikle dikkatli olunması gereken bir bölgedir. İlçede bulunan yapı stokunun bir kısmı, depreme dayanıklı olmadığı düşünülen eski binalardan oluşmaktadır. Bu nedenle, Esenyurt'ta kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve mevcut binaların depreme dayanıklılık testlerinin yapılması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, vatandaşların deprem konusunda bilinçlendirilmesi ve acil durum planlarının oluşturulması da hayati öneme sahiptir.

Depremde Yapılması Gerekenler

• Deprem anında sakin kalmaya çalışın.
• Kendinizi güvenli bir yere atın (masa altı, kapı kasası vb.).
• Dışarıdaysanız binalardan ve enerji hatlarından uzak durun.
• Deprem sonrası yetkililerin açıklamalarını takip edin.
• Hasarlı binalara girmeyin.

Ahmet Özer'in Silivri'den gönderdiği bu mesaj, deprem gerçeğini bir kez daha hatırlatıyor. Deprem hazırlıklarının siyaset üstü bir yaklaşımla ele alınması, tüm toplumun güvenliği için hayati önem taşımaktadır. Bu konuda herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve yetkililerin gerekli önlemleri alması gerekmektedir. Unutmayalım ki, deprem değil, önlemsizlik öldürür.