Gazze'de yaşanan abluka nedeniyle hastanelerdeki yakıt rezervleri tükenme noktasına geldi. Bu durum, özellikle yeni doğan bebeklerin yaşamını tehlikeye atarken, acil sağlık hizmetlerinin sunulmasını da imkansız hale getiriyor. Gazze Sağlık Bakanlığı, uluslararası topluma acil yardım çağrısında bulunarak, hastaların ölümle yüz yüze olduğunu duyurdu.

Gazze'de Sağlık Sistemi Çöküyor Mu?

Gazze'deki hastanelerde yaşanan yakıt sıkıntısı, sağlık hizmetlerinin aksamasına ve birçok hayati fonksiyonun durmasına neden oluyor. Yenidoğan ünitelerindeki kuvözler çalışamaz hale gelirken, bebekler toplu halde tek bir kuvöze yerleştirilmek zorunda kalınıyor. Bu durum, enfeksiyon riskini artırırken, bebeklerin hayatta kalma şansını da önemli ölçüde azaltıyor. Ambulanslar ve diğer kurtarma araçları yakıt yetersizliği nedeniyle hizmet veremezken, su kuyuları da çalışmıyor. Bu durum, hastaların ve sağlık personelinin temel ihtiyaçlarını karşılamasını zorlaştırıyor.

Sağlık Bakanlığı yetkilileri, durumun vahametini vurgulayarak, uluslararası topluma şu sözlerle seslendi: "Hastalarımız ölümle yüz yüze. Yakıt tükenmek üzere ve hastanelerimiz çalışamaz hale gelecek. Acil tıbbi malzeme ve yakıt desteğine ihtiyacımız var." Bu çağrı, Gazze'deki sağlık sisteminin çökme noktasına geldiğinin açık bir göstergesi olarak kabul ediliyor.

Uluslararası Toplum Ne Yapmalı?

Gazze'deki hastanelerin yaşadığı bu kritik durum, uluslararası toplumun acil müdahalesini gerektiriyor. Bölgeye ivedilikle tıbbi malzeme ve yakıt yardımı yapılması, hastaların yaşamını kurtarmanın yanı sıra, sağlık sisteminin çökmesini de önleyebilir. Ayrıca, Gazze'ye uygulanan ablukanın hafifletilmesi veya tamamen kaldırılması, bölgedeki insani krizin çözümüne katkı sağlayacaktır. Uluslararası kuruluşlar ve hükümetler, Gazze'deki sivillerin temel haklarını korumak ve sağlık hizmetlerine erişimini sağlamak için birlikte çalışmalıdır.

Gazze'de yaşanan bu insanlık dramı, tüm dünyanın dikkatini çekmeli ve acil çözümler üretilmesine önayak olmalıdır. Masum bebeklerin ve hastaların yaşamı tehlikede. Bu duruma sessiz kalmak, insanlığa karşı işlenmiş bir suç olacaktır.