Anayasa Mahkemesi'nden (AYM) emlak sektörünü yakından ilgilendiren önemli bir karar çıktı. Belediyelerin yapı ruhsatı aşamasında tahsil ettiği "teknik altyapı bedeli"nin hukuka aykırı olduğuna hükmedildi. Bu karar, belediyelerin önemli bir gelir kaynağını ortadan kaldırırken, vatandaşlar için de sevindirici bir gelişme oldu. Peki, bu karar ne anlama geliyor? İşte detaylar:

AYM'nin Kritik Kararı: Altyapı Bedeli Artık Yok!

AYM, İmar Kanunu'nun 23. maddesinin ikinci fıkrasının ilk cümlesini iptal etti. Bu madde, belediyelere teknik altyapı bedeli adı altında ücret alma yetkisi veriyordu. Mahkeme, bu maddenin, teknik altyapı bedelinin hesaplanmasına dair herhangi bir ölçüt belirlemeksizin yürütme organına sınırsız yetki tanıdığını vurguladı. AYM'nin gerekçeli kararında şu ifadelere yer verildi: "Mülkiyet hakkının kanunla sınırlanması ilkesiyle bağdaşmayan bu düzenleme, Anayasa'nın temel hak ve özgürlüklere ilişkin güvenceleriyle çelişmektedir." Bu karar, mülkiyet hakkının korunması ve keyfi uygulamaların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşıyor.

Belediyeler Artık Altyapı Bedeli Alamayacak

Bu kararla birlikte, belediyeler artık yapı ruhsatı aşamasında teknik altyapı bedeli talep edemeyecek. Bugüne kadar kanalizasyon, içme suyu gibi altyapı yatırımları gerekçesiyle tahsil edilen bu ücret, birçok belediye tarafından yerleşime açık olmayan alanlar dahil tüm yapı ruhsatlarında alınıyordu. Bu durum, vatandaşların mağduriyetine yol açıyordu. Kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından 9 ay sonra yürürlüğe gireceği bildirildi. Bu süre, yasama organının yeni bir düzenleme yapabilmesi için tanındı. Ancak, mevcut haliyle belediyelerin bu ücreti talep etmesi hukuka aykırı olacak.

Kararın Emlak Sektörüne Etkileri Neler Olacak?

AYM'nin bu kararının emlak sektörüne önemli etkileri olması bekleniyor. İşte bazı olası etkiler:

• Yapı maliyetlerinde azalma: Altyapı bedelinin ortadan kalkması, yapı maliyetlerini düşürecek ve konut fiyatlarına olumlu yansıyabilecek.
• Ruhsat süreçlerinde kolaylık: Belediyelerin keyfi uygulamalarının önüne geçilmesiyle, ruhsat süreçleri daha şeffaf ve öngörülebilir hale gelebilir.
• Yatırım ortamının iyileşmesi: Emlak sektöründeki belirsizliklerin azalması, yatırımcıların güvenini artırabilir ve yeni projelerin önünü açabilir.

AYM'nin bu kararı, belediyelerin gelir kaynakları açısından bir kayıp anlamına gelse de, vatandaşların mülkiyet haklarının korunması ve emlak sektöründeki adaletsizliklerin giderilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Kararın uygulanmasıyla birlikte, emlak sektöründe daha şeffaf ve adil bir ortamın oluşması bekleniyor.