Batı Şeria'da yaşananlar, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor. İşgalci İsrail ordusunun 21 Ocak'tan bu yana Filistinlilere yönelik saldırıları, bölgede büyük bir insani krize yol açtı. Tehcir, tutuklama ve yıkım faaliyetleri, Filistin halkının yaşam koşullarını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Peki, bu acımasız saldırıların ardında yatan sebepler neler? Bölgede neler oluyor?
Batı Şeria'da Neler Yaşanıyor?
İsrail ordusunun saldırıları, Batı Şeria'nın birçok bölgesinde etkili oluyor. Özellikle Cenin, Nablus, El-Halil ve Eriha'da yaşananlar, bölgedeki gerilimi tırmandırıyor. Saldırıların başlangıç noktası olan Cenin Kampı ve Cenin kentinde, İsrail ordusunun sebep olduğu yıkımın faturası 300 milyon doları aşmış durumda. Tulkerim Kampı ve Nur Şems Kampı'nda ise 4 binden fazla Filistinli evlerinden edildi. Bu durum, bölgedeki insani krizin boyutlarını gözler önüne seriyor.
- Cenin'de 600'den fazla ev yıkıldı.
- 22 bin Filistinli yerinden edildi.
- Yıkımın faturası 300 milyon doları aştı.
- 4 binden fazla Filistinli tehcir edildi.
Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Tulkerim Kampı'ndaki saldırılar sırasında işgalci İsrail ordusu, kamptaki ana yolları tahrip ederek Filistinlilere ait birçok iş yerini zorla kapattı. Nur Şems Kampı'nda ise 10 aile daha evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bölgede üç ay önce başlayan saldırı ve baskınlarda, evlerinden edilen Filistinlilerin sayısı 4 bini aşmış durumda. Ayrıca, saldırıların başından beri 13 sivil hayatını kaybederken, yüzlerce Filistinli de gözaltına alındı.
Uluslararası Toplum Ne Yapmalı?
Batı Şeria'da yaşanan bu insanlık dramına karşı uluslararası toplumun sessiz kalmaması gerekiyor. İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları, uluslararası hukukun açık bir ihlali niteliğinde. Bu nedenle, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, İsrail'e karşı daha etkin bir tutum sergilemeli ve Filistin halkının haklarını korumak için gerekli adımları atmalıdır.
İsrail'in Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın Batı Şeria'nın ilhakı çağrısı yapması, bölgedeki gerilimi daha da artırıyor. Katz, Filistin topraklarını gasbederek kurulan yerleşimlerin İsrail için savunma hattı anlamına geldiğini öne sürerek, saldırıları devam ettirecekleri tehdidinde bulundu. Bu tür açıklamalar, bölgedeki barış umutlarını zayıflatıyor ve Filistin halkının geleceğiyle ilgili endişeleri artırıyor.
Batı Şeria'da yaşanan bu olaylar, Filistin halkının yaşadığı zorlukları bir kez daha gözler önüne seriyor. İsrail'in saldırıları, Filistinlilerin yaşam koşullarını olumsuz etkiliyor ve bölgedeki istikrarı tehdit ediyor. Uluslararası toplumun bu duruma sessiz kalmaması ve Filistin halkının haklarını korumak için gerekli adımları atması gerekiyor.
