
CHP Otobüsü Şoförü Polise Saldırdı Mı? İşte Ev Hapsi Kararı!
CHP heyetini taşıyan otobüsün şoförü Gökhan Gülyurt'un polislerin dur ihtarına uymayarak aracı üzerlerine sürdüğü iddiası gündeme bomba gibi düştü. Olayın ardından gözaltına alınan Gülyurt, "Görevi yaptırmamak için direnme" ve "zincirleme şekilde görevli memura mukavemet" suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Mahkeme, şüpheli hakkında ev hapsi kararı verdi. Peki, olayda neler yaşandı ve mahkeme neden bu kararı aldı?
Olayın Detayları
Şüpheli Gökhan Gülyurt, savunmasında otobüsün ağırlığı nedeniyle fren mesafesinin uzun olduğunu ve milletvekillerinin programının aksamaması için yola devam etmesini istediğini belirtti. Ancak bu savunma, güvenlik güçlerinin görevini yapmasını engellediği gerekçesiyle yetersiz bulundu. Polisle yapılan görüşmenin ardından araç eskort eşliğinde yoluna devam etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebiyle tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen CHP şoförü için Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği tutuklama talebini reddetti.
Mahkeme, olayın ciddiyeti ve kamu düzeni açısından risk oluşturması nedeniyle Gülyurt hakkında yurt dışına çıkış yasağı ve bir ay süreyle konutu terk etmeme şartıyla ev hapsi ile adli kontrol kararı verdi. Şüphelinin avukatları sabit ikametgah ve kaçma şüphesi bulunmadığını ileri sürse de mahkeme bu savunmayı yeterli bulmadı. Gülyurt’un suçun oluş şekli nedeniyle soruşturma boyunca sıkı denetim altında tutulmasına karar verildi.
Savcılığın İddianamesi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan edinilen bilgilere göre, şoför Gülyurt'un 23 Nisan'da sevk ve idaresindeki otobüsle görevli polis memurlarının dur ihtarına uymadığı ve aracı üzerlerine sürdüğü belirtildi. Ayrıca, şüpheli hakkında “zincirleme şekilde görevli memura mukavemet” suçundan yurt dışına çıkış yasağı ve konutu terk etmeme tedbirinin uygulandığı vurgulandı.
Bu tür olaylar, kamu görevlilerinin güvenliğini tehdit etmenin yanı sıra, hukukun üstünlüğüne olan inancı da zedeleyebilir. Güvenlik güçlerinin görevlerini yaparken karşılaşabileceği bu tür durumlar, toplumda huzursuzluğa yol açabilir. Bu nedenle, bu tür olayların titizlikle soruşturulması ve sorumluların adalet önüne çıkarılması büyük önem taşır.
Türkiye'de görevli memura mukavemet suçu, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) düzenlenmiştir. TCK'nın 265. maddesi, görevi yaptırmamak için direnme suçunu tanımlar ve bu suçu işleyenlere yönelik cezaları belirler. Bu maddeye göre, kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanan kişi, hapis cezası ile cezalandırılır.
Ayrıca, TCK'nın ilgili maddelerinde, bu suçun nitelikli halleri de düzenlenmiştir. Örneğin, direnme eyleminin birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirilmesi, silahla yapılması veya kamu görevlisinin yaralanmasına neden olması gibi durumlarda ceza artırılır. Bu tür suçlar, kamu düzenini ve kamu görevlilerinin görevlerini yapmasını engellediği için ciddi sonuçlar doğurabilir.
Olayın Sonucu
CHP otobüsü şoförünün polise mukavemet suçlamasıyla yargılanması ve ev hapsi kararı alması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Olayın detayları ve mahkeme kararı, hukukun üstünlüğü ve kamu görevlilerinin korunması konularında önemli bir mesaj niteliği taşıyor. Bu tür olayların önlenmesi için hem yasal düzenlemelerin etkin bir şekilde uygulanması hem de toplumda hukuka saygı bilincinin artırılması gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, herkesin hukuka uyması, toplumun huzur ve güvenliği için elzemdir.