Büro Emekçileri Sendikası (BES) Antalya Şubesi, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarına sert tepki gösterdi. Sendika, TÜİK verilerinin kamu emekçilerinin yaşadığı gerçek hayat pahalılığını yansıtmadığını savunarak, kendi araştırmalarıyla hazırladıkları enflasyon verilerini kamuoyuyla paylaştı. BES Antalya Şubesi Mali Sekreteri Can Öztürk, TÜİK'in rakamlarının gerçeği gizlediğini ve kamu emekçilerinin alım gücünün her geçen gün azaldığını vurguladı.

Enflasyon Farkı: TÜİK mi, BES mi Doğruyu Söylüyor?

BES-AR tarafından hesaplanan Mayıs 2025 yıllık genel enflasyon oranı %53,83 olarak gerçekleşti. Yıllık gıda enflasyonu ise %40,34 olarak belirlendi. TÜİK'in açıkladığı yıllık enflasyon oranı ise %32,87, yıllık gıda enflasyonu da aynı şekilde %32,87 seviyesinde kaldı. Bu büyük fark, kamuoyunda TÜİK verilerinin güvenilirliği konusunda ciddi soru işaretleri yarattı. Can Öztürk, bu farklılığın nedenlerini şu şekilde açıklıyor:

• TÜİK'in veri toplama yöntemlerindeki eksiklikler
• Hesaplama yöntemlerindeki şeffaflık eksikliği
• Kamuoyunun TÜİK verilerine olan güvensizliği

Öztürk, TÜİK'in verilerinin kendi içlerinde de çelişkiler barındırdığını iddia etti. Örnek olarak, TÜİK'in 2024 yılı Hanehalkı Tüketim Harcaması Bülteni'ndeki verilerle TÜFE hesaplamalarının örtüşmediğini belirtti. Eğitim harcamalarındaki artışın %182,1 olmasına rağmen, TÜİK enflasyonunu yalnızca %91,64 olarak açıklaması bu çelişkiye bir örnek olarak gösterildi.

Kamu Emekçisinin Kaybı Büyük

Hükümetin kamu emekçilerine 2025'in ilk altı ayı için verdiği %6'lık maaş artışının, TÜİK'in verilerine göre bile beş aylık TÜFE artışı olan %15,09'un oldukça gerisinde kaldığını belirten Öztürk, BES-AR verilerine göre ise kamu emekçilerinin ilk beş ayda yaşadığı enflasyonun %19,05'i bulduğunu, maaşlardaki kaybın ise %13,05'e ulaştığını ifade etti. Bu durum, kamu emekçilerinin geçim sıkıntısını daha da artırıyor.

TÜİK'e Çağrı: Bilim Kurulu Kurulsun

Can Öztürk, TÜİK'e her ay çağrılarını yinelediklerini belirterek, sendikaların, bağımsız bilim insanlarının ve uluslararası istatistik kurumlarının da dahil edileceği bir Bilim Kurulu oluşturulmasını önerdi. Öztürk, bu kurulun TÜİK'in veri toplama ve hesaplama yöntemlerini şeffaf bir şekilde incelemesini ve gerekli सुधारların yapılmasını sağlamasını amaçladıklarını ifade etti. TÜİK'in itibarını kurtarmak için gerçekleri gizlemek yerine şeffaf ve bilimsel verilerle halkı bilgilendirmesi gerektiğini vurguladı.

Enflasyon, Türkiye'deki milyonlarca insanın geçimini doğrudan etkileyen önemli bir sorun olmaya devam ediyor. TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarının güvenilirliği konusundaki tartışmalar ise giderek artıyor. BES Antalya Şubesi'nin açıklamaları, bu tartışmalara yeni bir boyut kazandırırken, kamuoyunun TÜİK verilerine olan güvenini daha da sarsıyor. Önümüzdeki günlerde, TÜİK'in bu eleştirilere nasıl bir yanıt vereceği ve enflasyonla mücadele konusunda hangi adımları atacağı merakla bekleniyor.