İstanbul Esenyurt'ta yaşanan ve büyük üzüntüye neden olan cinayetin detayları ortaya çıkmaya başladı. 26 Nisan'da meydana gelen olayda, 22 yaşındaki Seyit Ahmet Şanver, kavgayı ayırmak isterken hayatını kaybetmişti. Olayın ardından kaçan katil zanlısı Yusuf M.B. yakalandı ve ifadesinde şoke eden açıklamalarda bulundu.
Hedefim Seyit Ahmet Değildi
Katil zanlısı Yusuf M.B., emniyetteki ifadesinde olay günü aralarında husumet bulunan C.T. ile tartıştığını ve onu vurmak istediğini söyledi. Yusuf M.B., "Amacım C.T.'yi vurmaktı. Ancak silahı ateşlediğimde Seyit Ahmet Şanver'i yanlışlıkla vurdum. Çok pişmanım," dedi. Bu açıklama, olayın vahametini bir kat daha artırdı. Masum bir gencin, yanlışlıkla hedef alınarak hayatını kaybetmesi büyük bir trajedi olarak kayıtlara geçti.
Olay, Balıkyolu Mahallesi'nde saat 12.40 sıralarında meydana geldi. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, Seyit Ahmet Şanver, kavga eden iki grubu ayırmak için araya girdi. Tam o sırada silahını ateşleyen Yusuf M.B., Şanver'i ağır yaraladı. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri, Şanver'i hastaneye kaldırdı ancak genç adam tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Olayın Ardından Neler Yaşandı?
Cinayetin ardından geniş çaplı soruşturma başlatan polis ekipleri, kısa sürede Yusuf M.B.'nin izine ulaştı. Yapılan operasyonla yakalanan zanlı, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan Yusuf M.B., tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, hayatını kaybeden Seyit Ahmet Şanver'in ailesi ve yakınları büyük bir üzüntü içinde.
Bu tür olayların önüne geçilmesi için toplum olarak daha duyarlı olmamız gerekiyor. Şiddetin çözüm olmadığını, aksine daha büyük acılara yol açtığını unutmamalıyız. Unutmayalım ki, her birimiz bu tür olayların yaşanmaması için sorumluluk taşımaktayız.
İstanbul Esenyurt'ta yaşanan bu acı olay, bir kez daha şiddetin nelere yol açabileceğini gözler önüne serdi. Kavga edenleri ayırmak isterken hayatını kaybeden Seyit Ahmet Şanver'in acısı, uzun süre unutulmayacak. Yetkililerin bu tür olayların tekrar yaşanmaması için gerekli önlemleri alması ve toplumun bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor.