İstanbul Sözleşmesi, kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi amacıyla Avrupa Konseyi tarafından 2011 yılında imzaya açılan önemli bir uluslararası sözleşmedir. Birçok ülke bu sözleşmeyi imzalayarak kadına yönelik şiddetle mücadelede uluslararası bir çerçeve oluşturmayı taahhüt etmiştir. Ancak, bazı ülkeler sözleşmeyi imzaladıktan sonra çeşitli nedenlerle çekilmiş veya iç hukuklarına dahil etmemiştir. İşte İstanbul Sözleşmesi'nin geçmişi, imzalayan ve çekilen ülkeler ile ilgili detaylar.

İstanbul Sözleşmesi'ni İmzalayan ve Yürürlüğe Koyan Ülkeler

Birçok Avrupa ülkesi, İstanbul Sözleşmesi'ni imzalayarak ve iç hukuklarına dahil ederek kadın hakları konusunda önemli adımlar atmıştır. İşte bazı örnekler:

• Almanya: 2011'de imzaladı, 2018'de yürürlüğe soktu.
• Fransa: 2011'de imzaladı, 2014'te yürürlüğe soktu.
• İtalya: 2012'de imzaladı, 2013'te yürürlüğe soktu.
• İspanya: 2011'de imzaladı, 2014'te yürürlüğe soktu.
• Norveç: 2011'de imzaladı, 2017'de yürürlüğe soktu.

Bu ülkeler, İstanbul Sözleşmesi'ni onayladıktan sonra kadın hakları konusunda uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmek için çeşitli adımlar atmışlardır. Ancak, bazı ülkeler sözleşmeyi imzalamalarına rağmen henüz yürürlüğe koymamışlardır.

İstanbul Sözleşmesi'ni İmzalayan Ancak Yürürlüğe Koymayan Ülkeler

Bazı ülkeler İstanbul Sözleşmesi'ni imzalamış olsalar da, iç hukuklarında gerekli düzenlemeleri yapmadıkları için sözleşme yürürlüğe girmemiştir. Bu ülkeler arasında şunlar bulunmaktadır:

• Birleşik Krallık
• Ermenistan
• Bulgaristan
• Çek Cumhuriyeti
• Lihtenştayn
• Litvanya
• Moldova
• Slovakya
• Ukrayna

Bu ülkeler, sözleşmenin uygulanmasını iç hukuk sistemlerinde gerekli düzenlemelerle tamamlamadıkları için kadın hakları konusunda sözleşmeye taraf olsalar da etkili bir koruma sağlayamamışlardır.

İstanbul Sözleşmesi'nden Çekilen Ülkeler: Şok Gelişmeler!

Bazı ülkeler ise İstanbul Sözleşmesi'ni imzaladıktan sonra çeşitli gerekçelerle sözleşmeden çekilmeye karar vermişlerdir. Bu durum, uluslararası alanda büyük tartışmalara yol açmıştır. İşte sözleşmeden çekilen ülkeler:

• Türkiye: 2021 yılında çekildi.
• Polonya: 2020'de çekilme sürecini başlattı.
• Letonya: 2025'te çekildi.

Türkiye'nin bu kararı, özellikle kadın hakları savunucuları ve uluslararası topluluk tarafından büyük bir eleştiriye uğramıştır. Benzer şekilde, Polonya ve Letonya'nın çekilme kararları da tepkilere neden olmuştur.

İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararlarının ardında yatan temel nedenler arasında, sözleşmenin "aile yapısını bozacağı", "eşcinselliği normalleştireceği" ve "toplumsal değerlerle uyumsuz olduğu" gibi iddialar bulunmaktadır. Bu iddialar, özellikle muhafazakâr çevreler tarafından sıklıkla dile getirilmektedir.

Avrupa Konseyi ise İstanbul Sözleşmesi'nin kadın-erkek eşitliği sağlamadığını, cinsel kimlik ve yönelimle ilgili herhangi bir norm getirmediğini belirterek, sözleşmenin yalnızca kadına yönelik şiddeti ve aile içi şiddeti önlemeyi amaçladığını vurgulamaktadır.

İstanbul Sözleşmesi'nin uygulamada gösterdiği etkiler, kadın hakları açısından büyük bir adım olarak değerlendirilirken, bazı ülkelerde özellikle muhafazakar eğilimlerin arttığı ülkelerde eleştirilerin hedefinde olmaktadır. Türkiye, Polonya ve Letonya gibi ülkelerin çekilme kararları, kadınların şiddetten korunması için yapılan uluslararası çabaların önünde önemli bir engel oluşturmaktadır.

İstanbul Sözleşmesi'nin savunucuları, sözleşmenin kadınları koruma ve şiddeti önleme konusundaki kritik rolüne vurgu yapmaya kararlılıkla devam etmektedir. Kadın hakları savunucuları, uluslararası toplumun bu konuda daha fazla çaba göstermesi gerektiğini ve sözleşmenin yeniden yürürlüğe konulması için mücadele edeceklerini belirtmektedirler.