Antalya'da tarım sektörünün kanayan yarası olan işçi sıkıntısı, sosyal güvenlik sistemiyle ilgili yeni bir model arayışını beraberinde getirdi. Tarıma özel bir sosyal güvenlik sistemi oluşturulması amacıyla 5 aşamalı grup toplantılarının ilki Antalya'da düzenlendi. Toplantıda, mevcut sistemin tarım sektörüne uygun olmadığı ve özel bir düzenleme yapılması gerektiği vurgulandı.
Tarımda SGK Sorunu: Neden Özel Bir Model Gerekli?
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Başkanı Ali Çandır, toplantıda yaptığı konuşmada tarımda işçi sıkıntısına dikkat çekti. Çandır, "Tarım, diğer sektörlerden farklı dinamiklere sahip. Mevsimlik işler, farklı çalışma koşulları gibi faktörler, mevcut sosyal güvenlik sisteminin tarıma uygun olmamasına neden oluyor. Bu nedenle tarıma özel bir sosyal güvenlik modeli oluşturulması şart" dedi.
Tarım sektöründe çalışanların sosyal güvencesi, hem işçilerin refahı hem de sektörün sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor. Mevcut sistemin yetersizliği, işçi bulma sorununu derinleştirirken, kayıt dışı çalışmayı da teşvik ediyor. Bu durum, hem işçilerin hak kaybına uğramasına hem de devletin vergi kaybına neden oluyor.
Peki, tarıma özel bir sosyal güvenlik modeli nasıl olmalı? İşte bazı olası çözümler:
- Mevsimlik işçiler için özel prim ödeme koşulları
- Prim teşvikleri ile kayıtlı istihdamın artırılması
- Tarım sigortası kapsamının genişletilmesi
- Esnek çalışma modellerinin desteklenmesi
Antalya'da Tarım: Sadece Turizm Değil!
Antalya, sadece turizmle değil, aynı zamanda tarımıyla da öne çıkan bir şehir. Özellikle örtü altı tarım (seracılık) alanında önemli bir üretim merkezi konumunda. Ancak, bu üretim potansiyelini tam olarak değerlendirebilmek için tarım işçisi sorununa kalıcı çözümler bulunması gerekiyor. Sosyal güvenlik sisteminin tarıma özel olarak düzenlenmesi, bu çözümlerden biri olabilir.
Türkiye'de tarım sektörünün önemi her geçen gün artıyor. Gıda güvenliğinin sağlanması, kırsal kalkınmanın desteklenmesi ve istihdamın artırılması gibi hedeflere ulaşmak için tarım sektörünün sorunlarına öncelik verilmesi gerekiyor. Tarım işçilerinin sosyal güvencesinin sağlanması, bu sorunların başında geliyor.
Antalya'da başlatılan bu çalışma, tarım sektöründe sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılması için önemli bir adım olabilir. Umuyoruz ki, bu toplantılar sonucunda tarıma özel, sürdürülebilir ve adil bir sosyal güvenlik modeli oluşturulur ve tarım işçilerimizin hakları korunur.
Sonuç olarak, Antalya'daki toplantılar, tarım sektöründe sosyal güvenlik sisteminin yeniden değerlendirilmesi ve tarıma özel bir model oluşturulması için önemli bir fırsat sunuyor. Bu sürecin tüm paydaşların katılımıyla şeffaf bir şekilde yürütülmesi, başarılı bir sonuç elde edilmesi açısından büyük önem taşıyor. Tarım işçilerinin haklarının korunması ve sektörün sürdürülebilirliğinin sağlanması için bu adımın takipçisi olacağız.