Sosyal medya fenomeni "Basel" olarak tanınan Bekir Aslan'ın tutuklanması, siyaset ve sosyal medya dünyasında büyük yankı uyandırdı. TİP Genel Başkanı Erkan Baş, bu karara sert tepki göstererek, tutuklamanın "ya cehalet, ya da korkunç bir kötü niyet" ürünü olduğunu savundu. Gülhane Parkı'ndaki bir eylemde gözaltına alınan Aslan'ın tutuklanması, özellikle genç kesim arasında büyük bir infiale yol açtı.

Erkan Baş'tan Sert Eleştiriler

Erkan Baş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Bekir Aslan'ın tutuklanma gerekçesini eleştirdi. Baş, "Bekir (gençler onu Basel ismiyle tanıyor) kardeşimizi bilim kurgu filmlerini aratmayacak bir senaryoyla tutukladılar. Sosyal medyada dolaşan Dev-GenZ pankartını ve bir Grup Yorum şarkısını paylaştığını görmüşler, bundan hareketle bir 'terör örgütü' çıkarımında bulunmuşlar. Bekir’i de o 'terör örgütünün' propagandasını yaptığı bahanesiyle tutukladılar" ifadelerini kullandı. Bu durumun, Gezi Parkı olayları sırasında ortaya atılan yalanlara benzediğini vurgulayan Baş, gençlerin korkutulmaya çalışıldığını ancak bunun nafile bir çaba olduğunu belirtti.

"Gençler Korkuyu Beyazıt Barikatlarında Bıraktı"

Erkan Baş, açıklamasının devamında gençlerin korkmadığını ve direnmeye devam edeceğini vurguladı. "Korkutmaya çalıştığınız gençler korkuyu Beyazıt barikatlarında bıraktı" diyen Baş, Bekir Aslan'ın partilerine üye olduğunu ve gençliğin direnişine katkı sunmaya devam ettiğini belirtti. Baş, "Kimse meraklanmasın: Bekir’i de alacağız, size tek bir genci teslim etmeyeceğiz" şeklinde konuştu. Bu sözler, TİP'in gençlere verdiği önemi ve onların yanında durma kararlılığını açıkça ortaya koyuyor.

Sosyal Medya Tepkileri

Bekir Aslan'ın tutuklanması, sosyal medyada da geniş yankı buldu. Birçok kullanıcı, tutuklamanın hukuksuz olduğunu ve ifade özgürlüğüne bir saldırı olduğunu savundu. #BaselSerbestBırakılsın etiketiyle yapılan paylaşımlarda, gençlerin dayanışma içinde olduğu ve bu tür baskılara boyun eğmeyeceği vurgulandı. Sosyal medya kullanıcıları, tutuklamanın gençleri sindirme amacı taşıdığını ancak bunun tam tersi bir etki yaratacağını belirtti.

Bu olay, Türkiye'deki ifade özgürlüğü ve gençlerin siyasi katılımı konularında önemli bir tartışma başlattı. Bekir Aslan'ın tutuklanması, gençlerin sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanmasının ve siyasi görüşlerini dile getirmesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. TİP'in ve diğer siyasi aktörlerin bu konuya gösterdiği tepki, gençlerin yalnız olmadığını ve desteklendiğini hissetmelerini sağladı. Gelecekte bu tür olayların yaşanmaması için, ifade özgürlüğünün korunması ve gençlerin siyasi katılımının desteklenmesi büyük önem taşıyor.