Bitlis'in Çeltikli köyünde asırlardır süregelen bir gelenek yaşatılıyor. Köy halkı, baharın gelmesiyle birlikte tarlalara inerek imece usulüyle çeltik ekimine başlıyor. Bu geleneksel yöntem, hem köyün kültürel mirasını koruyor hem de dayanışma ruhunu güçlendiriyor. Peki, bu asırlık geleneğin sırrı ne?

Çeltikli Köyü'nde İmece Usulü Çeltik Ekimi

Bitlis merkeze bağlı Çeltikli köyünde yaşayan vatandaşlar, dedelerinden miras kalan geleneksel yöntemlerle imece usulü çeltik ekimine devam ediyor. Topluluk halinde dayanışma ve işbirliğiyle gerçekleştirilen bu tarım uygulaması, hem köyün kültürel mirasını yaşatıyor hem de üretimde verimliliği artırıyor. Yıllar boyunca nesilden nesile aktarılan bu yöntem sayesinde hem toprak korunuyor hem de yerel üretim sürdürülebilir kılınıyor. Çeltikli köyündeki imece usulü çeltik ekimi, doğayla uyumlu tarımın güzel bir örneği olarak dikkat çekiyor.

Teknolojinin kullanılmadığı tarlalarda imece usulü çeltik ekimi yapan çiftçiler, günün ilk ışıklarıyla tarlalara girip küreklerle çeltik havuzları oluşturuyor. Bu zorlu süreç, köy halkının birlikte çalışma ve dayanışma azmiyle kolaylaşıyor. Köyde yetiştirilen ve bölgede pazarlanan pirincin en büyük özelliği ise diyabet hastalarının bile tüketebileceği türde olması.

Asırlık Lezzet: Bitlis Pirinci

Çeltikli köyü sakinleri, ekimini yaptıkları çeltiğin doğal ve sağlıklı olduğunu belirterek, dededen kalma gelenekleri yaşatmaya çalışıyor. Köyde yüzyıllardır üretilen pirinç için köylüler her yıl imece usulü ile tarlalarını ekiyor. Mayıs ayı başlarında başlanan ekim işlemleri ay sonuna kadar devam ederken, pirincin hasadı ise eylül ayında yapılıyor.

Yıllardır köylülerin hep birlikte imece usulü ile çeltik ekimi ve hasadı yaptıklarını söyleyen Faysal Kın, senelerdir çeltik işi ile uğraştıklarını ifade ediyor. Kın, "Dededen babadan kalma bu iş 300-400 yıldır yapılıyor. Mayıs ayının başlarında başlıyoruz haziran ayına kadar ekim yapıyoruz. Eylül ayında mahsulü toplamak için yine köylülerle beraber birlik ve beraberlik içinde çalışıyoruz. Hasadını yaptığımız pirinci hem kendi ihtiyacımız için kullanıyoruz hem de satışını yapıyoruz. Bizim sabit müşterilerimiz var. Hasat ettiğimiz pirinci eskiden değirmende öğütürdük, şu anda fabrikaya götürüyoruz. Geçen yıl 100 liradan satışa sunduk. Ama bu sene ne kadar olur tam bir fiyat belirlemedik" diye konuştu.

Köylülerle birlikte pirinç ekimi yapan Cüneyt Tacer ise sabah 05.00 gibi çalışmalara başladıklarını belirtiyor. Bu işi severek yaptıklarını söyleyen Tacer, "Bu tohuma ekstra bir tohum eklemedik. Dedelerimizden kalan tohumlardır. Aynı tohumu sürdürmekteyiz yeşertmekteyiz. Bizim en önemli noktamız birlik ve beraberliktir. İnsan çokluğu bizim vazgeçilmezimizdir. Yani ne kadar çok insan o kadar çok hızlı ve kolay ekim sağlanmaktadır" diye konuştu.

İmece Usulü Tarımın Önemi

İmece usulü tarım, sadece bir üretim yöntemi değil, aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Bu yöntem sayesinde köylüler arasındaki dayanışma artar, kültürel değerler korunur ve yerel üretim desteklenir. Bitlis'in Çeltikli köyünde yaşatılan bu gelenek, diğer bölgeler için de örnek teşkil edebilir.

Bitlis'in Çeltikli köyünde yüzyıllardır devam eden imece usulü çeltik ekimi, geleneksel tarımın ve dayanışmanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Köy halkının birlik ve beraberlik içinde ürettiği bu doğal ve sağlıklı pirinç, hem bölge ekonomisine katkı sağlıyor hem de kültürel mirası yaşatıyor. Bu tür uygulamaların desteklenmesi, sürdürülebilir tarımın ve kırsal kalkınmanın önünü açacaktır.