
Türkiye'nin Avrupa Savunmasına Katkısı: Brüksel Zirvesinde Neler Konuşuldu?
Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB)-Türkiye İş Zirvesi'nde, Türkiye'nin Avrupa savunmasına olan katkıları ve savunma sanayisindeki işbirliği olanakları ele alındı. Zirvede yapılan konuşmalarda, Türkiye'nin hem bir aday ülke hem de NATO müttefiki olarak Avrupa güvenliği için taşıdığı önem vurgulandı. Özellikle günümüz dünyasında değişen güvenlik tehditleri ve yeni işbirliği fırsatları değerlendirildi.
Türkiye'nin Avrupa Güvenliğindeki Kritik Rolü
AB Dış İlişkiler Ofisi Genel Müdür Yardımcısı Gabriel Munuera Vinals, Türkiye'nin Avrupa'nın güvenliği açısından temel öneme sahip olduğunu belirtti. Vinals, "Ortak hedef çok nettir; daha güvenli bir Avrupa için, sahip olduğumuz bütün güvenlik zorluklarına birlikte çözüm üretebilen bir Avrupa için, mümkün olan en kapsamlı işbirliğine yönelmeliyiz." dedi. Özellikle Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik savaşı ve güney komşuluğundaki gelişmeler bağlamında Türkiye ile işbirliğinin hayati önem taşıdığına dikkat çekti.
Vinals, Güney Kafkasya, Suriye ve Gazze'deki gelişmelerde Türkiye'nin önemli bir rol oynadığını vurgulayarak, Türkiye ile etkileşimin AB için temel bir gereklilik olduğunu ifade etti. Karadeniz güvenliğinin Türkiye ile yakın işbirliği olmadan düşünülemeyeceğini belirten Vinals, AB üye devletlerinin ve Türkiye'nin güvenlik çıkarlarının gözetilmesi gerektiğini, bunun da ancak angajman, diyalog ve etkileşimle mümkün olabileceğini söyledi.
Savunma Sanayisinde İşbirliğinin Önemi
TUSAŞ AR-GE ve İleri Teknolojiler Direktörü Hakan Aydemir, savunma sanayisinde işbirliğinin kritik önem taşıdığını vurguladı. Günümüz muharebe sahalarının karmaşıklığına dikkat çeken Aydemir, düşük maliyetli ve hızlı üretilen dronların taktik dengeyi nasıl değiştirebildiğini örnek gösterdi. Aydemir, "Artık mesele sadece yüksek teknolojili, düşük maliyetli sistemler üretebilmek değil, aynı zamanda bunları günler veya haftalar içerisinde ne kadar hızlı üretebildiğiniz de belirleyici." dedi.
Aydemir, işbirliğini artırmanın, ülkeler ve şirketler arasında güven zinciri kurmanın önemine değindi. Bilgi ve veri paylaşımının yanı sıra savunma sanayisinde birlikte çalışabilirliğin sağlanması gerektiğini belirtti. NATO'nun da bu konuyu uzun yıllardır tartıştığını hatırlatan Aydemir, standartların ve arayüzlerin birlikte belirlenmesi gerektiğini, aksi takdirde kaynak israfı yaşanacağını ifade etti.
Avrupa'nın Savunma Sorumluluğu ve Türkiye'nin Rolü
Avrupa Havacılık, Güvenlik ve Savunma Sanayii Birliği (ASD) Genel Sekreteri Camille Grand, Rus ekonomisinin bir savaş ekonomisine dönüştüğünü belirterek, savunma sanayisinin bu sınamanın kalbinde yer aldığını söyledi. Türk savunma sanayisinin Avrupa ekosisteminin bir parçası olduğunu ve birçok ortaklık bulunduğunu vurgulayan Grand, "Türk savunma sanayisi, son derece hızlı gelişen, çok aktif olan ve öncelik taşıyan bir durumda. Dolayısıyla bunu da hesaba katmamız gerekiyor." dedi.
ABD'nin Avrupa'ya savunma konusunda sorumluluk üstlenme çağrısını hatırlatan Grand, NATO bağlamında daha fazla sorumluluk alınması gerektiğini ve bunun için Türkiye'ye ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Leonardo Brüksel Ofisi Genel Müdürü Renzo Tomellini de her üretimin "evde yapılmasının" mümkün olmadığını, bu durumlarda ittifak kurarak başka "evlere" bakmak gerektiğini belirtti. Leonardo'nun Türkiye'de yüksek yetkinlik sahibi ortaklar edindiğini ve işbirliğinin uzun yıllara dayandığını anlattı.
Zirvede yapılan konuşmalar, Türkiye'nin Avrupa savunması için vazgeçilmez bir ortak olduğunu ve savunma sanayisindeki işbirliğinin güçlendirilmesinin her iki tarafın da çıkarına olduğunu ortaya koydu. Değişen dünya düzeninde, güvenlik tehditlerine karşı ortak çözümler üretmek ve işbirliği mekanizmalarını geliştirmek, Avrupa'nın ve Türkiye'nin güvenliği için hayati önem taşıyor.











